KURUTULMUŞ DOMATESLİ BULGUR PİLAVI...

Merhaba, bizim için çok heyecanlı ve telaşlı günler.  Geçtiğimiz pazar günü erkek kardeşimin nişan bohçasını götürdük. Her şey çok güzeldi. Artık bu tarz adetler pek uygulanmasa da yaşanması son derece güzel. Bu hafta da Allah'ın izniyle nişan törenleri olacak.  Bu güzel heyecanlarımız yüzünden biraz ayrı düşüyoruz, kusura bakmazsınız artık :) Nişandan sonra inşallah telaşımız biraz da olsa hafifleyecek..
Gelelim tarifimize, kuru domatesli bulgur pilavı biz de çok sevildi. Değişik pilavlar denemek istiyorsanız mutlaka deneyin derim.

Malzemelerimiz:
2 su bardağı bulgur
1 su bardağı küp küp doğranmış kuru domates
1 adet kuru soğan 
2-3 dal yeşil soğan
1 yemek kaşığı salça
1 çay bardağından biraz az sıvı yağ
1 tatlı kaşığı pul biber
3,5-4 su bardağı su
tuz

Hazırlanışı:
Kuru domatesleri bir kaseye alıp üzerine kaynar su döküp 5 dakika kadar bekletiyoruz.
Kuru soğanı küp küp doğruyoruz.
Sıvı yağla  beraber hafif kavuruyoruz.
Daha sonra salçayı da ilave edip güzelce kavuruyoruz.
Süzdüğümüz domates kurularını da ilave diyoruz.
İnce ince doğradığımız yeşil soğanları da ilave edip kavuruyoruz.
Bulguru ilave edip hafif karıştırıyoruz.
Tuzunu, baharatını, suyunu ilave ediyoruz.
Kaynadıktan sonra ocağın altını kısıp pişiriyoruz.
Suyunu iyice çektiğinde altını kapatıp demlenmeye bırakıyoruz.

Afiyet olsun. Sevgiler..

PIRASA YOĞURTLUSU...

Bu tarifi geçen haftalarda yapmıştım. Yoğunluktan fırsat bulup yayımlayamadım. Bizim evde bu aralar erkek kardeşimin nişan hazırlıkları ve telaşı var. Biz hep kız verdik ama kız almak daha da güzelmiş :) Kardeşim hem evimizin tekne kazıntısı hem de ailemizin tek prensi olunca hazırlıklar daha da heyecanlı ve özenli:) Allah herkese böyle tatlı telaşlar nasip etsin. Gelelim yemeğimize, bu tarifi mutfağım programın da görüp not almıştım. Malum pırasadan yapacağımız çeşitler çok fazla değil. Bizim evde sevildi. Sizler de pırasayı değişik olarak değerlendirmek isterseniz bu tarif tam size göre..

Malzemelerimiz:
4 adet pırasa sapı (parmak kalınlığın da olanları tercih edelim)
1 su bardağı un
1 kase yoğurt
2-3 diş sarımsak 
1 tatlı kaşığı pul biber
tuz
Kızartmak için sıvı yağ

Hazırlanışı:
Yıkadığımız pırasaları parmak boyunda dilimliyoruz.
1 tatlı kaşığı tuz serptiğimiz kaynar suda haşlayıp süzüp soğutuyoruz.
Bir kaseye su koyuyoruz. Pırasaları suya batırıp tepsiye yaydığımız una güzelce buluyoruz.
Bol yağ koyup kızdırdığımız tencere de altın rengi alana kadar kızartıyoruz.
Servis tabağımıza alıyoruz.
Ezdiğimiz sarımsakları yoğurtla güzelce karıştırıp pırasaların üzerine yayıyoruz. 
Diğer taraf da 2 yemek kaşığı sıvı yağda pul biberi kızdırıp yoğurdun üzerine döküyoruz.
Pırasa yoğurtlumuz servise hazır.

Afiyet olsun.Sevgiler...

PEYNİRLİ TUZLU KEK...

Merhaba, bugün sizlere güzel bir tuzlu kek tarifim var. Çay saatleriniz için farklı bir lezzet. Dereotu sevmeyenler dereotsuz da yapabilir.

Malzemelerimiz:
3 tane yumurta
1 su bardağı yoğurt
1 su bardağı sıvı yağ
2 paket kabartma tozu
1 çay kaşığı tuz ( damak tadına göre çoğaltılabilir)
150-200 gr. beyaz peynir
Yarım demet dere otu( ince ince kıyılmış)
2 su bardağı un

Hazırlanışı:
İlk önce yumurtaları mikserle yaklaşık 5 dakika kadar çırpıyoruz.
Un hariç bütün malzemeleri koyuyoruz. Tahta bir kaşık yardımıyla güzelce karıştırıyoruz.
Unu da azar azar ilave edip karıştırıyoruz.
Daha sonra yağladığımız kalıbımıza döküyoruz.
Kalıptan çıkarırken sorunlar yaşıyorsanız bu bağlantıda ki önemli not kısmını uygulayabilirsiniz.
İlk 30 dakika 150 derecede daha sonraki 10 dakikada 180 derecede fırının kapağını hiç açmadan pişiriyoruz.
Pişip pişmediğini anlamak için kürdan batırıyoruz. Kürdan temiz çıkarsa kekimiz pişmiş demektir
Piştikten sonra fırından  çıkarıp hemen  servis tabağına  ters çevirip kalıptan çıkarıyoruz.
Biraz ılıdıktan sonra dağılmaması için tırtıklı bıçakla kesiyoruz.

Afiyet olsun. Seviler....

ZAHTER SALATASI (KEKİK SALATASI)...

Geçen hafta Feshane'de düzenlenen Antakya günlerini ziyaret ettik. Biraz kalabalık olmasına rağmen her yerini gezip alışverişimizi yapabildik. Antakya mutfağını bilenler bilir oldukça zengindir. Özellikle de mezeleriyle çok ünlüdür. Taze zahteri görmüşken alalım dedik. Ertesi gün hemen salatası yapıldı. Ben kendisiyle ilk olarak ana vatanı olan Antakya'da tanışmıştım. Yoğun aromasından dolayı herkesin seveceği bir lezzet değil ama ben sevmiştim. Olur da bir yerde yeyip hoşuna gidenler için tarifini paylaşayım istedim :)
Zahter oldukça da faydalı bir besin kısaca biraz  bahsedelim. Vücudu kuvvetlendirir. İştah açar. Sindirime faydalıdır. Hazmı kolaylaştırır, idrar ve gaz söktürür. Böbreklerde ki ve bağırsaklarda ki mikropları öldürür. Deride ki yaralara ve böcek ısırıklarına sürülürse yararlı olur. Bağırsak kurtlarını düşürmeye ve bağırsak iltihaplarının iyileşmesine yardımcı olur. Astım, bronşit, grip, nezle ve öksürük gibi solunum yolu hastalıklarına iyi gelir. Balgamı giderir. Kekik yağı romatizma ağrılarını hafifletir ve vücuttaki diğer yağların parçalanmasını sağlar. Kan dolaşımını düzenler ve kan şekerini düşürür. Kalp çarpıntılarını keser. Stres ve uykusuzluğa iyi gelir.

Malzemelerimiz:
100 gr. taze zahter
2 dal taze soğan
3-4 dal maydanoz yaprağı
1 tatlı kaşığı pul biber
1 yemek kaşığı nar ekşisi
1 yemek kaşığı zeytin yağı
2 yemek kaşığı çökelek peyniri veya tulum peyniri
tuz

Hazırlanışı:
Zahterleri güzelce yıkayıp süzüyoruz.
Maydanoz, zahter ve soğanı ince ince doğruyoruz.
Pul biberle birlikte en az 5 dakika ovuyoruz.
Nar ekşisi zeytinyağ, tuz ve peynir ilave edip güzelce karıştırıyoruz.
Servis tabağımıza alıyoruz. Salatamız hazır...

Afiyet olsun. Sevgiler....

EMİRGAN KORUSU LALELER....

Dün kafama koymuştum, yarın sabah kahvaltıdan sonra Emirgan Koru'suna laleleri görmeye gideceğim diye. Çünkü geçen sene ha bugün, ha yarın diye diye lale zamanını geçirip gidememiştim.  Gözlerim bu güzellikleri göremedi diye içimde uhde kalmıştı resmen. Kararlıydım yarın mutlaka gitmeliydim yoksa bu yıl da kaçırabilirdim laleleri. Pazar sabahı olmasına rağmen erkenden kalkıp, kahvaltı edip,hazırlanıp evden çıktık. Tatil günü olduğu için yollar açıktı aslında. Ama trafik Emirgan'a yaklaştıkça biraz yoğunlaştı. malum herkes bu güzellikleri görmek için oradaydı. Lafı daha fazla uzatmadan sizleri bu görsel şölenle baş başa bırakıyorum....

                                                              Bu da lale ağacı galiba baksanıza...

                                                              Lalelerden yapılmış balık figürleri...

ELMALI KURABİYE...

Bu kurabiyeyi genelde herkes bilir. Bir çok çeşit de tarifi vardır. Kendi tarifim diye söylemiyorum  bence en güzeli bu :) Yiyenlerde bu konu da hem fikir. Tarif yıllar önce katıldığım kurabiye kursundan. Bu kurabiyeyi birde böyle deneyin. Garanti veriyorum pişman olmayacaksınız :)

Malzemelerimiz:

1 paket margarin veya tereyağı(250 gr.)

1 su bardağı pudra şekeri

1 su bardağı sıvı yağ

1 su bardağı yoğurt

1 paket kabartma tozu

Aldığı kadar un

İçi için:

4 adet elma

4 yemek kaşığı şeker

1 çay kaşığı tarçın

Yarım su bardağı biraz iri çekilmiş ceviz veya fındık

Hazırlanışı:

İlk önce elmaların kabuklarını soyup rendeliyoruz.

Üzerine 4 yemek kaşığı şekeri ilave edip yaklaşık 15 dakika pişiriyoruz.

Pişirdikten sonra tarçını ve fındığı ilave edip güzelce karıştırıp soğumaya bırakıyoruz.

Diğer taraf da hamuru yoğurmaya başlıyoruz.

İlk önce margarini bir tava da eritiyoruz.

Daha sonra un hariç bütün malzemeleri yoğurma kabında karıştırıyoruz.

Üzerine erittiğimiz margarini de ilave edip karıştırıyoruz.

Aldığı kadar un ilave edip elimize yapışmayacak yumuşak bir hamur elde ediyoruz.

Hafif un serptiğimiz masamızda  hamurumuzu yarım cm kalınlığında açıyoruz.

Sonra tencere kapağı yardımıyla yuvarlak şekilde kesiyoruz.

                          Alt resimdeki gibi kesip hazırladığımız karışımdan koyuyoruz.

Sonra sarıp şekillendiriyoruz.   Pişirme kağıdı serdiğimiz yada yağladığımız tepsiye diziyoruz.

175 derecede ayarladığımız fırınımızda üzeri çok hafif kızarana kadar pişiriyoruz.

Soğuduğunda pudra şekeri eliyoruz.

Kurabiyemiz hazır....

Afiyet olsun. Sevgiler...

HİNDİSTAN CEVİZLİ SÜRPRİZ KURABİYE...

Geçen gün gittiğimiz alışveriş merkezinde elimize, pasta malzemeleri satan ünlü bir markanın kitapçığını sıkıştırdılar. Eve gelip incelediğimde bu tarifi gördüm. Daha önce bir çok blog arkadaşımda görmüştüm ama hiç denememiştim. Tarifte aklıma yatınca yarın gelecek olan misafirlerim için denemeye karar verdim. İyi ki de denemişim çok güzel oldu. Kurabiyeden çok kakaolu bisküvi gibi bir şey :) Bizler çok sevdik bakalım misafirlerim vede sizler sevecek misiniz?

Malzemelerimiz:
Hamuru için :
1 adet yumurta sarısı
1 su bardağı pudra şekeri
125 gr. oda sıcaklığında yumuşamış margarin
1 çay bardağı sıvı yağ
yarım çay bardağı kakao
1  paket kabartma tozu
1 paket vanilya
3-3,5 su bardağı un
--------------------------------------------------------------
İç dolgusu için:
2 çay bardağı hindistan cevizi
2 yemek kaşığı toz şeker
1 yumurta akı

Hazırlanışı:
Un hariç bütün malzemeleri karıştırma kabımıza alıyoruz güzelce karıştırıyoruz.
Ununu da ilave edip ele yapışmayan bir hamur elde ediyoruz.
Bir kasede hindistan cevizini toz şekeri  ve yumurta akını karıştırıyoruz.
Hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar alıp elimizde yuvarlıyoruz.
Orta kısmını derin bir şekilde açıp hindistan cevizli karışımdan koyup kapatıyoruz.
Yuvarlayarak top şekline getiriyoruz.
Pişirme kağıdı serdiğimiz yada yağladığımız tepsiye diziyoruz.
175 derecede önceden ısıtılmış fırında 30-35 dakika pişiriyoruz.
Arzuya göre soğuduğunda  üzerine pudra şekeri serpebilirsiniz.

Afiyet olsun. Sevgiler ....